Bogart ve Bergman’ın başrollerini paylaştığı bu film, 1940’larda İkinci Dünya Savaşı sırasında, İngiliz sömürgesi olan Casablanca’da geçiyor. Rick (Humphrey Bogart), sevgilisi Ilsa (Ingrid Bergman) ile yeniden karşılaşır ve geçmişteki aşkı ile şimdiki işi arasında bir seçim yapmak zorunda kalır. Film, aşkın gücünü anlatması ve unutulmaz replikleri sayesinde klasikleşmiştir.
Peter Jackson’ın yönettiği bu epik fantastik film serisinin son bölümü, Orta Dünya’yı kurtarmak için Frodo ve Sam’in mücadelesini anlatıyor. Film, J.R.R. Tolkien’in ünlü kitap serisinden uyarlama ve görsel efektleriyle de dikkat çekiyor. Tam bir sinema şaheseri olan Kralın Dönüşü, 11 dalda Oscar ödülü kazanarak tarihe geçti.
Alfred Hitchcock’un başyapıtı olarak kabul edilen Psikoz, sinema tarihinde gerilim türünün önde gelen örneklerinden biridir. Marion Crane (Janet Leigh), bir otelde dururken, gizemli bir adam onu bıçakla öldürür. Ardından, gizemli adamın annesi de ortaya çıkar. Film, sırlar, gerilim ve şok edici dönüşleri ile bir anı bile kaçırmak istemeyeceğiniz bir yapım.
Cary Grant’in absürd yönüne yönelik bir komedi olan Arsenik ve Eski Dantel, sizi güldürürken de düşündürüyor. Filmin konusu, iki yaşlı kadın (Josephine Hull ve Jean Adair), evlerinde müşterilerine zehirli şerbetler sunarken, yeğenleri Mortimer Brewster (Cary Grant) aile sırlarını öğrenince olaylar gelişir. Bu kara mizah türündeki film, karanlık bir konuyu da ilginç bir şekilde ele almayı başarıyor.
Agatha Christie’nin ünlü romanından uyarlanan On Küçük Zenci, 10 kişinin öldürüldüğü bir adada geçiyor. Film, her ölümün ardından, katilin kimliğini ortaya çıkarmak için bir grup insanın çabalarını anlatıyor. Son derece sürprizli bir son ile dikkat çeken film, gerilim severler için ideal bir seçimdir.
“Casablanca”, 1942 yapımı bir romantik drama filmidir. Başrollerini Humphrey Bogart ve Ingrid Bergman’ın paylaştığı film, II. Dünya Savaşı sırasında Vichy Fransası’nın kontrolü altındaki Kuzey Afrika’da geçmektedir. Bogart, Rick Blaine karakterini canlandırmaktadır ve Bergman ise eski sevgilisi Ilsa Lund rolüyle karşımıza çıkmaktadır. Film, aşkın gücünü ve fedakarlık yapmanın önemini anlatmaktadır. “Casablanca”, klasik Hollywood sinemasının en önemli yapıtlarından biridir ve hala izleyicilerin gönlünde taht kurmaya devam ediyor.
Yüzüklerin Efendisi’nin son filmi olan Kralın Dönüşü, epik bir fantastik öykünün muhteşem finalidir. Peter Jackson’ın yönetmenliğinde hayata geçirilen bu film, görsel efektleri ve müzikleriyle sinema tarihinin en büyük yapıtlarından biri olarak kabul edilir. Yüzüklerin taşı artık yok edilmiştir ve Sauron’un karanlığı ortadan kaldırılmıştır. Ancak, Frodo ve Samwise Gamgee, yüzük taşıyanın yüküyle mücadele ederken, Orta Dünya’nın kaderi nasıl sonuçlanacak?
Filmin etkileyici sahneleri, müzikleri ve oyunculuk performansları, tüm seyircileri içine çeker. Ayrıca, JRR Tolkien’in kitabının sadık bir uyarlaması olduğu için hayranların beklentilerini de karşılıyor. Kralın Dönüşü, sinemada izlenmesi gereken ender filmlerdendir.
Psycho, 1960 yılında Alfred Hitchcock tarafından yönetilen ve hala klasik olarak kabul edilen bir film. Marion Crane adlı bir kadın karakteri odasını değiştirmek için bir otelde kalır ve orada Norman Bates adında bir adamla tanışır. Norman Bates’in annesi ile olan ilişkisi garip şikayetlere neden olur ve gerilim dolu bir hikaye başlar. Filmin unutulmaz sahnelerinden biri, duş sahnesidir. Bu sahneyle beraber psikolojik gerilim türüne damgasını vuran filmler arasında yerini almıştır.
Arsenik ve Eski Dantel, 1944 yılı yapımı bir film olup, komedi ve kara mizah türünde bir başyapıttır. Yönetmenliğini Frank Capra yapmıştır. Filmde Cary Grant, absürd bir rolde karşımıza çıkarak seyircileri hem güldürüyor hem de düşündürüyor. Film, iki yaşlı kadının evinde yaşanan fantastik olayları konu alırken, izleyicilere sıra dışı bir deneyim sunuyor.
Özellikle karanlık mizah türüne meraklı olanların kesinlikle izlemesi gereken bu film, absürd ve sıra dışı hikayesiyle akıllara kazınıyor. Cary Grant’in oyunculuk performansına ve Frank Capra’nın yönetmenliğine hayran kalmamak neredeyse imkansız. Arsenik ve Eski Dantel, yıllar geçse de güncelliğini kaybetmeyen filmler arasında yer alıyor.
On Küçük Zenci, Agatha Christie’nin en ünlü romanlarından biridir ve uyarlaması da aynı isimle sinemada yer aldı. On kişinin bir ada evinde katil tarafından tek tek öldürülmesini konu alan bu film, dramatik gerilimi ile izleyicileri büyüler.
Filmde, herkesin suçlu olabileceği şüphesiyle baştan sona büyük bir gizem var. İzleyiciler, ters köşeler, sürprizler ve elbette katilin kimliğini açığa çıkarma süreci ile adeta bir maceranın parçası haline geliyor. Saatlerce süren bir gerilim yolculuğuna çıkmak isteyenler için On Küçük Zenci, kesinlikle izlenmesi gereken bir klasik.